Grip her yıl Ekim-Mayıs ayları arasında sıkça görülen, zaman zaman salgınlar yapan influenza virüsünün sebep olduğu, viral bir hastalıktır. Her virüs hastalığı gibi etkin bir tedavisi yoktur. Antibiyotikler bu hastalıkta etkisizdir. Korunma ancak aşı ile mümkündür.
Grip hastalığı genellikle yatak istirahati gerektiren, günlük aktiviteyi engelleyen, halsizlik, huzursuzluk ile seyreden bir hastalıktır. Genellikle:
- Ateş (38 °C ve üzeri),
- Titreme,
- Kuru öksürük,
- Boğaz ağrısı,
- Burun akıntısı ve tıkanıklığı,
- Baş ağrısı,
- Kas ve eklem ağrıları,
- Şiddetli halsizlik,
- İshal, nadiren kusma gibi şikayetler ile görülür.
Genellikle 7-10 gün sürer. İlk 3 gün şiddetli ateş ve üst solunum yolunu tutan şikayetler ile hasta günlük aktivitesine devam edemez. Sonrasında yavaş yavaş bulgular geriler, ancak tam iyileşme 1-2 haftayı bulabilir.
Grip hastalığı genellikle soğuk algınlığı ile karıştırılmaktadır. Grip ve Soğuk algınlığı (Nezle) ayrı hastalıklardır. Soğuk algınlığı yani nezle çok daha hafif seyirli bir hastalıktır ve 200 den fazla değişik virüs bu tabloya sebep olur. Ateş nadiren görülür, burun akıntısı, hapşırık ön plandadır. Öksürük çok şiddetli değildir. Genellikle günlük aktiviteyi etkilemez.
Grip hastalığı her yaşta görülebilir. Ancak 2 yaş altı ve 65 yaş üstü bireylerde çok daha ağır seyretmektedir. Ağır vakalarda zatürre, bronşit, sinüzit, orta kulak iltihabı gibi ikincil enfeksiyonlara sebep olmakta, nadiren de beyin ve sinir sisteminde, kalp kasında enfeksiyona sebep olarak ölümlere neden olmaktadır. Grip ciddi bir hastalıktır.
Grip hastalığı bakımından riskli grupta olup mutlaka korunması, yani aşılanması gerekenler:
- 65 yaş ve üzeri ve 2 yaş altı kişiler,
- Şeker hastalığı veya başka metabolik hastalığı olanlar,
- Astım, KOAH ve diğer akciğer sorunları olanlar,
- Kronik böbrek hastalığı olanlar,
- Kronik kalp ve damar sistemi hastalığı olanlar,
- Bağışıklık sistemi baskılanmış kişiler (kronik kan hastalığı olanlar, kanser hastaları, immunsupresif ilaç kullananlar, HIV/AIDS hastaları),
- Huzurevi, bakımevi, yutlar, gibi kalabalık ortamlarda yaşayanlar,
- Aşırı kilolu olanlar,
Bulaşma hasta kişilerin konuşma, ağlama, bağırma, öksürme sırasında etrafa yaydığı damlacıklar iledir. Aynı korona virüste olduğu gibi maske ve mesafeyi korumak grip virüsünden da korunmayı sağlar. Hasta bireyin saçtığı damlacıkların 1-2 m kadar uzağa yayılabildiği bilinmektedir. Bu damlacıkların solunması veya bu damlacıkların bulaştığı yüzeylere dokunarak ağız burun ve göze sürülmesi diğer kişilere bulaşmasına neden olur. Grip virüsü yüzeylerde 2-8 saat canlı kalabilmektedir. Hasta kişiler belirtilerin ortaya çıkmasından 1 gün öncesinden başlayarak hastalığın 5.-7. günlerine kadar bulaştırıcıdır.
Gripten korunmak için öncelikle hasta kişiler ile temastan, kalabalık ortamlarda bulunmaktan kaçınılmalıdır. En az 2 m mesafe ve maske korona virüs gibi, gripten korunmayı da sağlar. Hasta kişinin temas ettiği yüzeylere dokunulduğunda su ve sabun ile elleri iyice yıkamak, ağız burun ve göze kirli ellerle temas etmemek, hasta kişinin ortamında virüs bulaşmış yüzeyleri sıkça temizlemek bulaş riskini en aza indirmektedir. Ortak kullanılan alanlarda kapı kolları, elektrik düğmeleri, banyo yüzeyleri, asansör düğmeleri, çocukların ağızlarına sürdükleri oyuncaklar, malzemeler, mutfak tezgâhları deterjan, çamaşır suyu gibi günlük malzemelerle sıkça temizlenmesi hastalığın bulaşma ihtimalini azaltır.
Hastalıktan korunmada en etkili yöntem aşıdır. Grip virüsü mutasyonlar geçirerek genetik kodunu değiştirmektedir. Dünya Sağlık Örgütü virüsün değişikliklerini yakından takip etmekte ve o yıl aşı içerisine koyulacak virüsleri belirlemektedir. Her yıl aşı içeriği Firmalar tarafından Dünya Sağlık Örgütü’nün tavsiyeleri dikkate alınarak hazırlanır ve sonbaharda piyasaya sunulur. Her yıl sonbaharda grip aşısı olarak %80 civarında gripten korunmak mümkündür. Yaşlılarda koruyuculuk daha düşük olmakla birlikte komplikasyonları ve ölümleri azalttığı bilimsel yayınlarla gösterilmiştir. Aşı, yapıldığı grip sezonu için etkili olmaktadır. Bu nedenle; eskiden geçirilmiş grip hastalığı ya da uygulanmış grip aşısına bakılmaksızın mevsimsel gribe karşı etkin bir korunma sağlanması için her yıl grip aşısı yaptırılmalıdır. Aşının koruyucu etkisi, aşı yapıldıktan iki hafta sonra başlayacağı için aşının en uygun zamanı, gribin sık görülmeye başladığı dönemden hemen öncesi yani erken sonbahardır. Yeni Grip aşısı her yıl sonbaharda piyasaya çıkar. En erken dönemde aşı olmak daha uzun süre korunmayı sağlar. Ancak aşı olmakta gecikmiş bireyler Mayıs ayına kadar aşı olabilirler.
Grip aşısı 6 aylıktan küçük çocuklara, hamileliğinin ilk 3 ayında bulunanlara ve ciddi yumurta alerjisi ya da aşı içeriğinde bulunan herhangi bir maddeye karşı ciddi alerji öyküsü olanlara uygulanmamalıdır.
Grip aşısı 6 ay-3 yaş arasındaki çocuklara ilk yapılan yıl,1 ay ara ile 2 doz (0.25 ml), 3-9 yaş arasındaki çocuklara yine ilk yapılışta 1 ay ara ile 2 doz (0.5 ml), 9 yaştan sonra her yaşa tek doz (0.5 ml)olarak uygulanır ve aşı her yıl tekrarlanır. Virüs genetik kodunu değiştirdiği için her yıl tekrarlandığında etkin koruma sağlar.
Grip aşısının ciddi bir yan etkisi yoktur. %15-20 oranında aşı yerinde ağrı, kızarıklık, şişlik oluşabilir. Çok nadiren ateş, halsizlik, kas ağrısı gibi yan etkiler aşıdan 6-12 saat sonra başlamakta ve 1-2 gün içinde kendiliğinden geçmektedir. Her biyolojik üründe olduğu gibi grip aşısı uygulanmasından sonra da alerjik reaksiyon görülebilir.
Grip aşısı sonrası grip hastalığının görülmesi, aşı koruyuculuğunun gelişmediği erken dönemde dışarıdan alınan grip virüsü ile tesadüfen olabilir. Grip aşısı ölü bir virüs aşısıdır. Vücuda canlı virüs verilmediğinden aşıya bağlı grip hastalığı oluşamaz.
Dünya Sağlık Örgütü, TC Sağlık Bakanlığı, Üniversiteler ve aşı ve bulaşıcı hastalıklarla ilgili konularda çalışan bilim adamları grip aşısını desteklemekte ve önermektedir. Aksi birtakım iddialar ve yazılar görseniz de, lütfen kaynağını araştırarak, o konunun uzmanı bir kişinin ya da kurumun fikri midir emin olmadan, bilginin kaynağını doğrulamadan okuduklarınıza inanmayın. Konu hakkında otorite olmayan kişiler doktor da olsa inanmayın. Resmi, tarafsız kişi ve kurumların görüşlerine itibar edin. Mesela bizim sağlık bakanlığı sayfasını da okuyarak bilgi edinebilirsiniz. (https://www.grip.gov.tr) Bakanlık risk grubu olarak belirlediği kişilere ücretsiz grip aşısı yapmaktadır. Çok fazla kişinin grip aşısı olmak istemesi, bakanlık için daha fazla masraf demektir. Eğer grip aşısını gerçekten önermese ücretsiz uygular mı? Riskli kişileri koruyan bu aşı sizi veya çocuğunuzu neden korumasın?
Ben her yıl grip aşısının piyasaya çıktığı ilk gün aşımı olurum. Hatta bir gelenek halinde ilk grip aşısını yaptığım çocuktan veya bebekse ailesinden benim grip aşımı yapmasını isterim. Kendi aileme; eşime, anneme, torunlarıma, çocuklarıma, çalışanlarıma herkese grip aşısı yaparım. Farkında mısınız ben hiç grip olmam. Beni hiç hasta göreniniz oldu mu? Grip nedeni ile işe gitmediğim tek günüm olmadı.
Bu yıl özellikle grip aşınızı olmalısınız. Biliyorsunuz bir yandan da korona virüs ile savaşıyoruz. Korona virüs bağışıklık sistemi zayıf kişilerde ağır enfeksiyon oluşturuyor. Grip geçirerek bağışıklığı azalmış kişilerde veya Covid-19 enfeksiyonu beraberinde grip virüsü ile de enfekte olan kişilerde tablo çok ağırlaşmakta ve riski artırmaktadır. Grip aşısının korona virüse karşı da kısmen etkili olduğuna dair bir yayın da bulunmaktadır. Tüm bu nedenlerden ötürü özellikle bu yıl siz, çocuğunuz ve aileniz hep birlikte lütfen grip aşınızı olun.